.NET Nedir - I Bölüm



En basit anlamıyla .NET, Microsoft'un XML Web Servisleri için kurduğu bir platformdur. XML Web Servisleri Internet üzerinden uygulamaların bilgi paylaşımını ve birbirleri ile iletişimini sağlar. Bunu yaparken işletim sistemi veya programlama dilinin ne olduğu önemli değildir.
Microsoft .NET platformu geniş bir ürün ailesine sahiptir ve bunların hepsi de XML ve Internet standartları üzerine kuruludur. Bu da her birine yazışım geliştirme, yönetim, kullanım ve XML Web Servis deneyimi konusunda imkan tanır. XML Web servisleri bugün halihazırda kullandığınız Microsoft uygulamalarının ve araçlarının bir parçası halini alacak ve tüm iş gereksinimlerinizi sağlayacak yeni ürünlerle entegre bir şekilde yapılanmaya devam edecek.

Daha detaylı ele alırsak, Microsoft'un .NET platformunu kurduğu 5 ana unsur vardır: Araçlar, Sunucular, XML Web Servisleri, Cihazlar, Kullanıcılar
Kullanıcı Deneyimi
Kullanıcı deneyimi Internet üzerinden bilgiye ulaşmanızı sağlayan ve entegre biçimde size para ve zaman kazandırarak bunu uygulamalar üzerinden gerçekleştiren XML Web servisleridir. Microsoft hem bireysel kullanıcılar için hem de iş gereksinimleri için Kullanıcı Deneyimlerinden faydalanır. Microsoft'un Kullanıcı Deneyimine geçiş yaptığı bazı ürünler: MSN®, bCentral™, Passport, ve Visual Studio.NET'tir.
Cihazlar
Cihazlar: PClers, laptoplar, iş istasyonları, telefonlar, el bilgisayarları, oyun konsolları, ve diğer cihazlardır. :net ile bu cihazlar birer akıllı cihaz haline gelecek. Akıllı cihazlar XML Web servislerini destekleyen ve bulunduğunuz yer ve kullandığınız cihaz sayısı ne olursa olsun bilgilere ulaşmanızı sağlar. Bazı .NET cihazlarında kullanılan Microsoft'un sunduğu yazılımlar: Windows CE, Windows Embedded, Window 2000, ve Windows XP. Bu yukarda bahsi geçen tüm cihazlar için geçerlidir.
Servisler
XML Web servisleri uygulamaların işletim sistemleri ve programlama dillerinden bağımsız olarak Internet üzerinden birbirleriyle iletişim kurmalarını sağlar. Her hangi bir platform üzerine kurulabilir ve W3C gibi genel standartlar üzerine yapılandırabilir. XML Web servisleriyle uygulamalar sadece bilgi paylaşmayacak aynı zamanda diğer uygulamalardan belli yetenekleri de elde edecekler ve bunu yaparken diğer uygulamaların nasıl yaratılmış oldukları önemli olmayacak. XML üzerinden bilgi paylaşımı birbirinden bağımsız olmalarını ve aynı anda belli bir görev için işbirliği yapmalarını sağlayacak.
Web siteleri - XML Web servisleri

Web siteleri kullanıcıya bilgi sunar : sunucuların kullanıcıyla konuşmasın sağlayan bir aracıdır. XML Web servisleri ise uygulamaların diğer uygulamalarla doğrudan iletişim kurmasını sağlar
Sunucular
.NET Enterprise Sunucuları, içinde 2000 sunucularıyla beraber, Microsoft .NET'in sunucu altyapısını oluşturarak kurulum, yazılım geliştirme ve XML Web servislerini yönetmeyi sağlar. Görev tabanlı perfomansa dayalı tasarlanarak kurumlara sistemleri kurmak, uygulamalarını entegre etmek ve partnerlarıyla bunları paylaşmak için gerekli altyapıyı sağlar. .NET Enterprise Sunucuları:
Ø      Application Center 2000: Web uygulamaları için;
Ø      BizTalk™ Server 2000: organizasyonlar ve uygulamalar arasında XML-tabanlı iş uygulamaları kurmak;
Ø      Commerce Server 2000: çabuk ve esnek e-commerce çözümleri;
Ø      Content Management Server 2001: dinamik e-business Web siteleri için içerik;
Ø      Exchange Server 2000: her yerden her zaman mesajlaşma ve paylaşım ;
Ø      Host Integration Server 2000: bilgi ve uygulamalr arasında köprü;
Ø      Internet Security and Acceleration Server 2000: daha güvenli ve hız
lı Internet;
Ø      Mobile Information 2001 Server: mobil telefonlardan uygulama desteği;
Ø      SharePoint Portal Server 2001: iş bilgilerini bulma, paylaşma ve kullanma, yayınlama;
Ø      SQL Server™ 2000: yapılanmış XML bilgilerini depolama, kullanıma sunma ve analiz etme.
Linkler:
Ø      .NET Enterprise Servers Web Site http://www.microsoft.com/servers
Ø      TechNet Web Site http://www.microsoft.com/technet/net/default.asp
Ø      Books about .NET from the Microsoft Press Web Site http://mspress.microsoft.com/NET
Ø      Training on .NET from the Training and Certification Web Site http://www.microsoft.com/trainingandservices
Araçlar
Visual Studio.NET ve Microsoft .NET Framework yazılım geliştiriciler için XML Web Servislerini kullanmak, kurmak ve yönetmek için komple çözümler sunuyor. XML Web servislerinin performansını, güvenilirliğini ve güvenliğini maksimum noktaya çıkarıyor...
Visual Studio.NET Microsoft'un çoklu dil geliştirme araçlarının yeni nesil ürünü, özellikle de .Net için geliştirildi. Visual Studio.NET yazılım geliştiricilere daha çabuk XML Web Servisleri kurmalarını ve uygulamaları saha esnek bir şekilde istedikleri dilde kullanmalarını sağlar. Visual Studio.NET en yüksek kalitedeki programlama dillerini: Visual Basic®, yeni object-oriented progrmalama özellikleri ile; Visual C++®, Windows üzerine yazılım geliştirme ve kedni .Net uygulamalarını kurma; ve C#, C ve C++ geliştiricileri için RAD özelliğini getiriyor..
.NET Framework standartlara uygun, yüksek verim sağlayan, uygulama çalıştırmada çoklu dil seçeneği olan bir ortam yaratır.
Genel Bakış: Devrimci Bir İş Yaklaşımı
Devrimler bilgisayar endüstrisinin ayrılmaz parçasıdır. 20 yıl önce tüm dünya "main frame" çağını yaşıyordu. Bilgisayar kullanabilen kişi sayısı çok azdı, bu da ancak en yakındaki BT departmanına ulaşarak gerçekleşiyordu. Kişisel bilgisayarlar ve grafiksel arabirimler her şeyi değiştirdi, bilgisayar kullanımı alanında demokratikleşme yaşandı; on milyonlarca insan bilgisayar kullanmaya başladı ve bilgisayar, kitlesel bir pazarlama ürünü haline geldi. Büyük kuruluşlar kişisel bilgisayarlardan ve PC tabanlı sunuculardan oluşan ağları kullanarak iş yapma yöntemlerini değiştirebileceklerini fark etti; Öte yandan kişisel bilgisayar ev eğlencesi için yeni bir araç olarak kendisini kabul ettirdi. Ardından Internet geldi. Internet haberleşme yöntemlerimizi kökten değiştirdi, yeni, zengin bir bilgi ve eğlence kaynağı oluşturdu, elektronik ticaretin doğmasını sağladı: Artık ticaretin önünde bir "e" harfi var. Bugün dünya çapında 300 milyon kişi Web'i kullanıyor. International Data Corporation tarafından elde edilen verilere göre bu yıl bir trilyonluk iş hacminin dörtte biri Internet üzerinden gerçekleşecek.
Tüm bu mucizelere rağmen hala gelişme kaydetmesi gereken alanlar var. Günümüzde Internet eski "mainframe" modelini temel alarak çalışıyor. Artan bant genişliğine rağmen bilgi hâlâ merkezi veritabanlarına sıkışıp kalmış durumda, üstelik "gatekeeper" erişimi sürekli denetliyor. Eski modelde olduğu gibi kullanıcılar işlem yapabilmek için Web sunucusuna bağımlı. Web siteleri yalıtılmış adacıklar gibi ve kullanıcı adına diğer sitelerle anlamlı haberleşme oluşturamıyor. Günümüzde Web bireysel kullanıcılara bireye özel sayfalar sunmaktan öteye geçemiyor: Sayfalar verilerin kendisini değil HTML ile gösterilen "resimlerini" sunuyor (şu aşamada her ikisini birden başarabilmek teknik olarak büyük bir yük getiriyor). Tarayıcılar ise çoğu kez salt terminallerden öteye geçemiyor. Bilgiyi çok kolay görüntüleyebiliyorsunuz, ama aynı kolaylıkla düzenleyemiyor, analiz edemiyor veya yönetemiyorsunuz (Oysa bilgi çalışanlarının bunları yapabilmesi gerekiyor). Kişiselleştirme dedikleri özellik ise sitelere girip kişisel bilgilerinizi site yöneticilerinin denetimine vermekten başka bir şey değil. Teknolojinin size uyum sağlaması gerekirken siz teknolojiye uyum sağlıyorsunuz.
Birden çok PC ve mobil aygıt kullanıyorsanız bu sorunlar daha da çoğalıyor. Çevrimiçi bilgilerinize, elektronik postanıza, çevrimdışı dosyalarınıza ve diğer verilerinize ulaşabilmek için birden çok (ve genellikle uyumsuz) arayüzle uğraşmak zorunda kalıyorsunuz. Veri erişim düzeyine bağlı olarak büyük güçlük yaşıyorsunuz ve gerek duyduğunuz bilgilerin her zaman uyumlu olmasını beklemek de hayalperestlik oluyor (aygıtınızı bilgisayarınıza bağladığınızda bu durumu yaşama olasılığınız yüksek). Çevrim içi veriler eksik ve önceden tanımlanmış formatta geldiğinden sınırlı kullanım düzeyleri sunuyorlar. Sizin gereksinimlerinize uyum sağlayabilen "kişisel bilgi alanı" hala bir düş.
Web geliştiricileri için Web sitesi inşa etme, test etme ve kullanıma sunma araçları çok kullanışsız. Bu araçları çoğu kullanışlı değil sadece güzel görünüşlü Web siteleri oluşturabiliyor. Tasarımdan geliştirmeye, kurulumdan bakıma kadar uzanan yazılım yaşam döngüsünü verimli ve tutarlı kılmak istiyorsanız, bu araçlara güvenemeyeceğiniz açık. Günümüzde hiçbir sistem PC kodu ile yazılan programların farklı aygıtlara uygulanmasına izin vermiyor.
Kurumsal kullanıcılar bunlara ek olarak başka sorunlarla da boğuşuyor. Küçük sunuculardan oluşan sunucu gruplarının gelişmesiyle birlikte tek noktada hata olasılığı azaltıldı ve güvenilirlik sağlandı, ancak sistem yönetimi çok karmaşık hale geldi. Günümüzün çok kademeli ve çok işlevli Web sitelerinde performans yönetimi, kapasite planlama ve operasyon yönetimi başlı başına bir sorun. Yeni elektronik ticaret sistemleri eski iş sistemleriyle her zaman uyum içinde çalışmıyor. "Firewall" adı verilen ve yetkisiz erişimi önleyen özelliklerle donatılmış sistemler oluşturarak müşterilerin ve iş ortaklarının güvenli bir şekilde çalışabilmelerini sağlamak, çoğu işletme için büyük bir zorluğu beraberinde getiriyor. Bu nedenle daha maliyetli bir yöntem olan sistem çoğaltma yöntemi kullanılıyor.
Bu gerçekten gelinebilecek en iyi nokta mı? Hiç kimse Web' in gelişeceğinden kuşku duymuyor, ancak bu gelişimin geliştiricilerden, işletmelerden ve müşterilerden yana olabilmesi için yeni ve radikal bir vizyona gerek var. Microsoft hem bu vizyonu hem de onu gerçekleştirecek teknolojik araçları sağlamayı hedefliyor.

Microsoft .NET ve C#

Microsoft 2001 yılı içerisinde yeni stratejisini açıkladı. Buna göre firma bütün ürünlerinde köklü değişikliklere hazırlanıyor. Bu büyük değişimin temelinde Internet yer alıyor. Yeni stratejinin adi .NET ('dat net' okunur). Bu yazımda Microsoft'un yeni çalısmalarını, bunların gelecekte bilgisayar anlayısımızda ne gibi degisikliklere yol açagından ve bu degisimle birlikte piyasaya sürülen yeni ürünlerden bahsedecegim.


.NET olarak resmen dile getirilmeden önce Microsoft yeni çalısmalarını NGWS kod adıyla anmaktaydı. NGWS (Next Generation Windows Services, Yeni Nesil Windows Hizmetleri) bilinen tüm Microsoft ürünlerinde degisikler öngören yeni bir hizmet anlayısı. Microsoft yeni ürünlerini yavas yavas piyasaya sunuyor, bazılarının BETA sürümleri de ürün denetleyicilere dağıtılmakta.


Şu an için .NET teknolojisi Windows 2000 temelli, ancak firma bu tüm dünyada en çok kullanılan işletim sisteminin gerçek .NET sürümünü (Windows .NET olarak adlandırılacak olan, kod adi BlackComb) önümüzdeki iki yil içinde piyasaya sunacak. Microsoft, bu sistemde gelecek yeniliklerin bir kısmını Windows XP adıyla piyasaya sürmüs bulunuyor. Windows.NET ile Internet hizmetlerinin sunulması ve diger .NET ürünlerine tam destek bulunacak.


Office.NET, MSN.NET, ASP.NET, Visual Studio.NET.. hepsi yeni sürümlerinde Internet'e daha uyumlu, sunucu-istemci tabanli sistemler olacaklar. Tüm ürünlerde XML kullaniliyor olacak. Bazı ürünler aslında eski yazılımlarin yeni versiyonu olmasina ragmen, Microsoft pazarlama yöntemlerini kullanarak tüm ürünlerinde .NET'e özgü yenilikler içersin veya içermesin, .NET versiyonuyla isimlendiriyor.


Microsoft .NET stratejisini Internet üzerine kuruyor. Bu yeni anlayisa göre artik yazilimlar büyük ve her kullanicinin bilgisayarinda olmak zorunda degil. Aslinda bu bilgisayar endüstrisinde son yıllarda kullanimı giderek artan bir değişimdi. Bilgisayar hizmetlerinde yavaş yavaş yazilimlarin Internet üzerinden kullaniciya hizmet olarak sunulması yaygınlaşiyor. Bunun için su ana kadar platform bağımsizligi sağlamasindan ötürü Java teknolojisi kullanılmaktaydı. Modelleme yapmak için büyük ve pahalı bir CAD yazılımı almak yerine kullanıcılar Internet üzerinde saglanan hizmetlerle çalişmalarini yapabilir. Internet üzerinden alınan hizmet karşılığı daha az bir bedel ödenerek isler gerçeklestirilebilir.

Microsoft'un .NET ile sunmak istediği de bu. .NET teknolojisinde herhangi bir belge, hizmet, veri açik ve serbest standartlara uygun olarak kullanıcıya sunulmaktadır. Microsoft bu noktada yeni bir standart geliştirmektense zaten var olan standardları temel aliyor: HTTP, XML, SOAP, UDDI gibi..


HTTP (Hyper Text Transfer Protocol, Hiper Metin Tasima Protokolu) veri transferinde ve yazilimlarin kullaniciya sunulmasinda kullaniliyor. XML (Extensible Markup Language, Genisletilebilir Isaretleme Dili), verilerin nasil yapilandirildigini ve saklanacagini belirliyor. SOAP (Simple Object Access Protocol, Basit Nesne Erisim Protokolu), uygulamalarin ve hizmetlerin birbirleriyle Internet üzerinden haberlesmesinde kullaniliyor. UDDI (Universal Description, Discovery, and Integration) standardi ise DNS gibi hizmetlerin Internet üzerinde bulunmasini sağlıyor. Tüm bu standartlar .NET'in temelinde yatan, serbest ve açik Internet standartlari.

Yazilimlarin kullanicinin bilgisayarindan uzaklasip sunucuya tasinmasi bilgisayarlarin ve yazilimlarin gelisimi içindeki en önemli konu olabilir. Artik kullanicilar bir belge olusturmak ve bunun yazicidan çiktisini almak için programlar satin alip, bilgisayarlarina kurmak zorunda degiller. Yazilimi Internet üzerine tasidiginizda, kullanicinin sahip olması gereken tek yazılım bir tarayiciya dönüsüyor. Sürekli artan hiziyla Internet gelecekte daha fazla yük tasiyacak. Önemli belgelerinizi sürekli yaninizda tasimak zorunda degilsiniz. Bu konuda hizmet veren sirketin size sagladigi sanal harddiskinize Internet baglantisi olan herhangi bir bilgisayardan erisebilir, belgelerinizi yine Internet üzerinde düzenleyebilir, çiktisini da yazicinizda alabilirsiniz. (Hatta bunu sizin için yapacak sirketler bulmaniz da mümkün) Bu yeni anlayışta yazilima degil, verilen hizmete ücret ödenecek. Yani kullandiğiniz kadar ödeyeceksiniz.

Yazilim gelistiriciler için hazirlanan Visual Studio.NET ile üretilecek bilesenler Internet üzerinden hizmet olarak sunulabilir. Böylece platform bağımlığı tarihe karışacak. Yeni yazilimlar (yani hizmetler) verileri mevcut standartlarla sunuyorlar, bu da verinizi Microsoft'a bağimli olmadan istediginiz ortama aktarabilmenize olanak sağlıyor. Son birkaç sene içerisinde WWW Concorsium tarafindan geliştirilen veri saklama ve transfer standardı XML, .NET projesi dahilindeki tüm ürünlerde kullanılıyor.

.NET yapisinin temelinde CLR yatiyor. Bu sistem isletim sisteminin içinde çalisan bir baska isletim sistemi gibi düsünülebilir. Bu sistem daha önce Java ile kullanilmisti. Derlenmis Java kodlari Java Virtual Machine (JVM) yazilimiyla yorumlanarak çalistirilirlar. Bu sayede Java programlarinin platformdan bagimsiz olmasi sağlanmiştir. .NET' te de benzer bir biçimde CLR(Common Language Runtime) bulunuyor. Buna göre olusturulan yazılımlar CIL(Common Intermediate Language) koduna dönüştürülmekte ve platform bağımsız olarak çaliştirabilmekte. CIL kodlari çaliştirildiklarinda CLR tarafindan anında x86 koduna dönüştürülüyor ve bu kod çalistiriliyor. Bu sayede yazilimlarin Java'da olduğundan daha hızlı çalismalari sağlanmış, hem de platform bagimsizligi etkilenmeden. Ancak bu noktada Microsoft su an için Windows disindaki isletim sistemlerine (mesela Linux) destek vermiyor.

.NET yazilimlari Visual Studio.NET ve C# ile gelistirilecek. Bu yazilim gelistirme paketi Windows programcilari tarafindan çokça kullanilan Visual Studio serisinin son ürünü olmaktan öte yepyeni bir dille sunuluyor. Microsoft yeni Visual Studio.NET'i 13 Subat 2002 tarihinda piyasaya sunmayı planlıyor.

C# ('Si Şarp' okunur) yeni bir dil. C/C++ dil ailesine gelen yeni bir üye. Sözdizimi olarak, bu dillere çok benziyor. Ancak bilesen tabanlı mimariye sahip olduğundan yeni stratejiye yönelik yazılımlar geliştirmek için C/C++, Java gibi dillerde zararlı görülen, hızlı geliştirmeyi engelleyen özellikleri barındırmıyor. Java gibi C#'ta Nesne Tabanlı bir dil. Java'da olduğu gibi çok zengin bir yazılım kütüphanesi ile sunuluyor. Bu açıdan Java ile sunulandan daha fazlasına sahip. C#'da C++'da bulunan çoklu miras almalar bulunmuyor. Ayrıca global fonksiyon veya veri tanımlamaları yapılamıyor, herşey nesnelere bağımlı olmak zorunda. C#'da Garbage Collection (kullanılmayan hafıza bloklarının çalışma zamanında temizlenmesi ve tekrar kullanıma sunulması), Java'da oldugu gibi, C#'ta da bulunuyor.

Microsoft bu ürünü Java'ya rakip olarak geliştirmiş görünüyor. Yeni ürün yazilim üreticiler cephesinde daha BETA sürümü olmasına karşılık tam destek gördü. Çoğu programcı C#'a geçmeye başladılar bile. Microsoft, Java'ya bugüne kadar verdigi destegi de son ürünlerinde çekmiş bulunuyor. Örnegin, Internet Explorer 6.0'da Java'yi dağıtmıyor. (Daha sonradan yükleyebilmek mümkün.)

.NET ile geliştirilen yazılımlar iletişim için Internet'i kullanacaklar. Diger yazılımlarla haberleşmeler, verinin taşınması için Internet (TCP/IP protokolleri) zorunlu olacak. Tüm dünyada Internet'in bilgisayar dışına, elektronik eşyalara girmesinin sonucu olarak, Internet üzerinden sunulan hizmetlerde elektronik eşyalara kadar girebilecekler. Bu sayede veriye erişim için bilgisayar zorunluluk olmaktan çıkacak. Bu da Microsoft'un pazarını daha da geliştirme çabasının bir sonucu. Bu pazar savaşında rakiplerine karşı da en az eskiden olduğu kadar acımasız. .NET ile IBM, Sun.. gibi rakiplerine savaş açmış durumda, bunun en somut örneği de C#'i Java'ya karşı geliştirmesi.

Microsoft .Net'in basarili olup olamayacağını göreceğiz, ancak Microsoft, .Net'in tutması için elinden geleni yapacaktır. .Net'in gelecegi sadece Windows makinelerle sinirli olması ilerisi için bir sikinti yaratabilir ve bu konuda Java ve diger platformlar üstü sistemler bir adim öne geçiyorlar. Ancak diğer platformların desteklenmemesi fikrini Microsoft gelecekte değiştirebilir.

Bu arada 2001'de .Net'in duyurulmasi ile birlikte, açik kaynak kodlu .GNU projesi de basladi. Henüz .Net kadar endüstriyel destege ve gelişmişlige sahip değil ancak platformlar arasi uyumluluk açısından izlenmesinde fayda var.

Microsoft .NET'i tam olarak patentli mali haline getirmedi. Çogu standardi açik olarak gelistiriyor ve bir kismi da European Computer Manufacturers Association'a sunuldu. Microsoft, Linux ve XML gibi açık kodlu ve serbest geliştirilen sistemlerin basarisini taklit etmeye çalisiyor gibi görünüyor.

Sonuç olarak, Microsoft .Net ile hızlı, kolay is yazılımları üretmek için iyi bir is yapmış gibi görünüyor. Yazılımçılar yavaş yavaş (aslına bakarsanız normalde olması gerekenden hızlı bir biçimde) .Net'e geçmeye başladılar. Siz de eğer Windows ve Internet'e yönelik yazılım geliştirmeyi düşünüyorsanız bu yeni ürüne kesinlikle bir göz atmalısınız.
 Serkan Kenar
.NET HAKKINDA MAKALELER
.NET Platformuyla bilgisayar ve internet dünyasında devrim yaratacak güçte bir vizyon sunan Microsoft, ilk adımı yeni geliştirme aracı Visual Studio .NET ile atıyor. 12 Mart 2002 tarihinde Conrad Otel’de yapılan tanıtım toplantısına katılan Microsoft’un Avrupa, Orta Doğu ve Afrika (EMEA) Bölgesi Başkan Yardımcısı Simon Witts, Microsoft Corporation Visual Studio .Net Ürün Müdürü Prashant Sridharan ve Microsoft Corporation Ürün Müdürlerinden Shawn Nandi ve Microsoft Türkiye .NET Yazılım Geliştirme Grubu Müdürü Müge Kansu .NET ekseninde geleceğin internet dünyasını anlattılar.

Witts: “İş dünyası internetin gerçek gücünden XML Web servisleri ile yararlanacak”
Lansmanda yaptığı konuşmada Visual Studio .NET ile geliştirilecek kurumsal uygulamaların ve web servislerinin iş dünyasına sağlayacağı faydaları anlatan Microsoft EMEA Başkan Yardımcısı Simon Witts”Günümüzde internette yürütülen işler web sitelerinde gerçekleşiyor. Web siteleri genellikle kullanıcılara statik bilgiler veriyorlar. Mevcut sistemlere bağlı oldukları zaman ise şirketler basit işlemleri gerçekleştirebiliyor ve sınırlı ticari faaliyetlerde bulunuyorlar. İş dünyasının internetin gücünden gerçek anlamda faydalanmasını sağlamak için, Web siteleri gelişim içinde olmak zorundadır. Her biri diğeriyle, aynı zamanda mevcut sistemlerle ve uygulamalarla da etkileşim içinde olmayı öğrenmelidir. İş süreçlerini değiştirecek araçlar sunan XML Web servisleri, Web sitelerinin gelişimini tamamlamış halini temsil etmektedir. XML Web servislere ile şirket içi uygulamalar, uzaktan yönetilen sistemler bir araya getirilebilir, şirketlerin Web’i programlaması sağlanabilir ve böylece iş dünyasına özel gereksinimleri karşılayacak çözümler hızla ve ekonomik bir şekilde oluşturulabilir” dedi.

Lansmanda açılış konuşmasını yapan Microsoft Türkiye .NET Yazılım Geliştirme Grubu Müdürü Müge Kansu da .NET Platformu ile sunulan yenilikleri dinleyicilerle paylaştı. Microsoft .NET platformunun en iyi entegrasyonu sunarak, tüketicilerle iletişimde büyük avantajlar sunduğunu belirten Kansu “.NET farklı yazılım programlarının etkileşime geçmesini sağlayarak, entegrasyonu bir adım daha ileriye götürüyor ve müşterilere ulaşıyor. .NET ile bir kullanıcı kimlik bilgilerini oluşturarak, bir web sitesinden diğerine sorunsuz olarak gezinebilme imkanına sahip olacak. Kullanıcılar verilerini denetleyebilecek, her yerden ve her zaman bu veriler üzerinde işlem yapabilecekler. Uygulamalarında sadece kendilerinin adına işlem yapabilmesini sağlayarak bilgileri üzerinde daha fazla güç ve denetime sahip olacaklar” dedi.

Lansmana iş dünyasından; Otokoç, Akbank, Oyakbank ve Anadolu Holding’in üst düzey yöneticileri de katılarak .NET projelerini katılımcılarla paylaştılar. Lansmanın ana sponsoru Intel Türkiye’nin İş Geliştirme Müdürü Murat LeCompte ise “Intel ve .NET” başlıklı bir sunum yaparak web servisleriyle ilgili çalışmalarını anlattı. Yazılım geliştiriciler ve BT yöneticileri için yoğun bir gündemi olan teknik içerikli oturumların da yapıldığı lansmanın Yuvarlak Masa bölümünde ise, Akbank Globis ve Ford Otosan yetkilileri .NET projeleri konusundaki deneyimlerini katılımcılara aktardılar.

Ödüllü yazılım geliştirme aracı

3 bin 750’ü Türkiye’de olmak üzere, 3,5 milyondan fazla yazılım geliştirici tarafından beta testinden geçirilen kapsamlı XML Web servisleri ve uygulamaları oluşturma aracı Visual Studio .NET, yazılım sektörünün katkısıyla geliştirildi.

Beta sürümü yazılım geliştiricilerle paylaşıldıktan hemen sonra yazılım dünyası tarafından büyük ilgi gören Visual Studio .NET çok sayıda ödül aldı. 18. PC Magazine Teknik Mükemmellik Ödülleri’nde Yazılım Geliştirme Araçları kategorisinde ödüle layık görülen Visual Studio .NET ayrıca, Var Business dergisi tarafından yılın en iyi 10 ürünü arasında gösterilirken, Intelligent Enterprise okuyucuları tarafından da en iyi ürün seçildi.

.NET ve XML Web Servisleri

Entegrasyon oluşturabilme ayrıcalığını, hızlı ve kolay bir şekilde değişen koşullara uyum sağlayabilme esnekliği ile birleştiren Microsoft .NET, şirketlerin en iyi sistemleri, ortakları ve uygulamaları seçebilmesine yönelik fırsatlar sunuyor.

Microsoft’un XML Web servisleri platformu olan NET’in; cihazların entegrasyonunu sağlamak, sadece görünür halde bulunan bilgiyi işlemeye olanak vermek veya Web üzerindeki enformasyonu birleştirmek gibi öngörülerinin temelinde Extended Markup Language (XML) bulunuyor. Farklı cihazların birbiriyle iletişim kurabilmesi, PC’yi sesle kontrol edebilmek, Excel’de yapılan işlemleri e–posta üzerinde de gerçekleştirebilmek veya veri tabanlarını Web üzerinde tutabilmek, XML’in sağlayacağı olanaklar arasında yer alıyor.

Visual Studio .NET lansmanında geniş yer verilen XML Web servisleri ise iş dünyasına yeni fırsatlar sunuyor. XML Web servislerini bir yazılım bileşeninden ayıran fark internet aracılığıyla her yerden erişebilir olmaları. Bu modeli kullanan programlar bir çok Web sitesinde çalışabilecek, bu sitelerin her birinden bilgi ve hizmet sağlayabilecek ve bu bilgilerle hizmetleri birleştirerek her cihaz için özel bir biçimde dağıtılabilecekler.

Haber Merkezi

Bundan 10 sene önce Internet diye bir şey olacağını, bunun şu anda yaptığımız işlere yarayacağını, dünyadaki bütün bilgisayarların Internet'e bağlanacağını söyleselerdi muhtemelen inanmaz, nasıl olabilir ki böyle şeyler derdiniz.

Ama gerçekten de öyle oldu. Geçen hafta yıllık iznimi kullanmak üzere tatile gittim. Bodrum'da bir otel bulmaktan, araba kiralamaya, uçak biletimi sipariş etmekten, taksi çağırmaya kadar herşeyi Internet'ten ayarladım. Yerimden kalkmadan herşeyi ayarlamak o kadar hoşuma gitti ki, bu düşünceler geldi işte aklıma. Bundan 10 sene önce değil Internet'ten otel ayarlamak, gazetenizi bile okuyamazdınız, çünkü hiç bir şeyin olmadığı gibi medyanın da web siteleri yoktu. Şu anda tarayıcı bile demeyeceğimiz Internet yazılımlarından, hiç bir hizmet sunmayan sınırlı sayıda hepsi de yabancı sayfalara bakardınız Internet'te. Hatta bunu yapabilmek lüksüne sahip olmak için, muhtemelen benim yaptığım gibi üniversitenizin laboratuvarlarını kullanarak üniversiteye has özel olanaklardan faydalanırdınız. Evden modemle Internet'e bağlanmak diye bir şey de yoktu, kokoreççilerin ya da tanınmış sanatçıların çıktığı televizyon reklamları da.

B2C hazır!

İşler gerçekten de hızlı gelişti. Hayal bile edemeyeceğimiz noktalara geldik. Geliştikçe teknolojik eksiklikler kendini hissettirmeye başladı. Bildiğiniz albenili, bilgi dolu, sörfçüyü cezbeden tasarımlara sahip elektronik dokümanlar olarak yıllardır geliştirilen Internet teknolojisi, sınırlarına dayandı. Nitelik ve nicelik olarak, şu anda sahip olmadığımız Internet servisleri aranmaya başladı. Şu anki durumumuzu düşünün, yeni trend kısaltmaları severek kullananların söylediği gibi B2C (Business to Consumer) işlemleri tamam. Yani Internet'e kullanıcı olarak bağlandığımızda aradığımız her türlü bilgiyi bularak istediğimizi yapmamız mümkün artık.

Ancak benim Bodrum seyahatimi ayarlamam başta söylediğim gibi kolay olmadı. Otel için ayrı bir saat, araba için ayrı bir saat, odamın özelliklerini belirtmek için ayrı bir saat, uçak biletimi alabilmek için ise ayrı bir saat Internet'te sonsuz arama yaparak, bulunan binlerce seçenek arasında birer birer incelemeler yapmak zorunda kaldım. Bir otel aramak istediğimde bile Internet bana 15687 tane opsiyonum olduğunu söylüyordu. Çünkü maalesef insanlar arasında olan iletişim ve her beraber birşeyleri planlayarak bir işi gerçekleştirmek yeteneği Internet'te yok. "Olur mu benim Internet sitem, arka planda bir sürü platformlara bağlanıyor, kurduğum e-ticaret portalı ekmeği bir yerden, sütü bir yerden, otomobili başka bir yerden alarak satıyor" diyorsanız haklısınız. Ama bu portalı geliştirmek ne kadar vaktiniz aldı onu düşünün, her başka sistemle web sitenizi konuşturmak için geliştirdiğiniz yazılımları düşünün, hepsi de birbirinden farklı binlerce sorunu, ince ayarı, emeği gözünüzün önüne getirin. Ekmek aldığınız yer çince konuşuyor, otomobil aldığınız yer ise Fransızca konuşuyor çünkü. İş akışına yardımcı olan sistemler, veritabanları hepsi de birbirlerinden farklı standartları destekliyor, iki web sitesi biraraya gelerek bir şey yapmaya çalışsa, işin içinden çıkılmaz bir hal akıyor sorun. Kim kime uyacak, bir şeyleri yapmak için hangi platform tercih edilecek, yazılım geliştiriciler hangi teknolojileri kullanacak, takılıp kalıyoruz. Bu yüzden de size otel öneren web sitesi, araba kiralamaya, uçak bileti almanıza, geleceğin hafta Bodrum'daki hava durumunu size söylemeye, hatta isterseniz bir de otele paranızı ödeyeceğiniz güne kadar paranızı repoda değerlendirmenize yardımcı olamıyor. Ortak olarak, Internet uygulamaları arasında veri alışverişinde kullanılacak bir standart, ortak dil yok. Şimdilerde B2B (Business to Business) denen şeyin altyapısı yok.

B2B için XML Platformu

İşte Microsoft'un .Net platformu olarak lanse ettiği yeni teknolojiler bu noktada devreye giriyorlar. Gerçekten de .Net her türlü sistemin, web sitesinin, web uygulamasının birbirleriyle ortak bir dilden konuşabilmeleri için gereken teknolojileri içeriyor. Ancak .Net vizyonunun kolay anlaşılır, yalın bir tanımı yok. Çünkü bu bir platform, istemci sistemlerinden, uygulamalara, sunucu yazılımlarından yeni teknoloji standartlara kadar bir çok şeyin birleşimiyle oluşuyor. Basit olarak .Net için XML web servisleri için bir platformdur diyebiliriz.

Yukarıda da gördüğümüz gibi platformun 4 bacağı var. Yeni nesil özellikle kablosuz cihazlar, hepsi de Internet tabanlı yeni nesil kullanıcı uygulamaları, web servisleri ve Microsoft .Net Sunucu uygulamaları. Tüm bunları birleştirdiğimizde ortaya çıkan yeni Internet mimarisi şu ana kadar alışageldiğimiz tüm çalışma ve Internet'i kullanma tekniklerimiz değiştirecek gibi görünüyor.

XML Nedir?

Web sitelerinin ya da uygulamalarının şu anda içinde bulundukları, birbirleriyle ortak bir dilden konuşamama sorununu çözmeye aday en önemli teknoloji XML (Extensible Markup Language) diye adlandırılıyor. XML, web yazılımlarının verilerini, sundukları hizmetleri ve servisleri, isteyen başka uygulamalara standart bir ortamdan sunabilmek için geliştirilmis, IBM, Microsoft vb. gibi neredeyse tüm büyük şirketlerin üzerinde anlaştığı bir standart. Her web uygulamalası XML ile verilerini tutmayı ve de isteyenlere sunmayı başarırsa, farklı sistemlerin birbirleriyle konuşmaları standart olur ve kolaylaşır fikrine dayanılarak geliştirilmiş. Bu sayede birbirleriyle Internet'ten ortak bir çalışma yapmayı düşünen şirketler, detaylı bir sürü işlem yapmakla uğraşmak yerine, kendi sistemlerini XML kullanarak bir web servisi haline getirmeye çalışacaklar. İsteyen her uygulama geliştirici de, kendi web sitesi ya da uygulamasından, bu web servislerini kullanarak dinamik verilere anında ulaşan, dağınık olarak Internet'in herhangi bir yerinde duran bilgileri biraraya getirerek kullanıcılarına sunan sistemler tasarlayabilecekler. Bir web portalı geliştiren bir kurumun, hava durumunun anlık seyrini meteorojinin web servislerinden, dolar mark paritesini, IMKB'nin web servislerinden, otel, motel bilgisini otellerin web servislerinden, o haftaki maç sonuçlarını futbol federasyonunun web servislerinden öğrenerek bir site dizayn ettiğini düşünün, işte bu amaca yönelik bir standart
 veri alışverişi dili XML.

Web Servisleri Nasıl Çalışıyor?
İşte yazılım geliştiricilerin, web sitelerinde sundukları hizmetleri (IMKB verisi, hava durumu verisi gibi), standart XML kullanarak isteyen başka yazılımlara ve Internet sitelerine sunmalarına yarıyan yazılımlara web servisleri deniyor. Peki bir portal geliştiricisi, kendi sitesine başka sitelerden alarak koyacağı verilerin, hangi Internet sitelerinde olduğunu nereden bilecek? İşte şu an başımıza gelen, Internet'te sonsuz sayıda arama yapmamıza rağmen doğru bilgiye hemen erişememe sorunumuzu çözmek için .Net platformu başka standartlar da sunuyor bize. SOAP (Simple Object Access Protocol), WSDL (Web Service Description Language), UDDI ( Universal Description Discovery and Integration), DISCO (Discovery) gibi standartlar ile, artık Internet'te herhangi bir veri arayan bir web uygulaması bu veriyi kolayca bulup, kendi sisteminde belki de başka bir arayüz ile sunabilecek. Sistemin çalışması için web servisleri sunan şirketler bunları www.uddi.org'a kaydettirecekler.
 Bu sistem sayesinde de aranılan bilgini otomatik olarak bulunup başka yerlerde kullanılması mümkün olacak. Sunulan hizmetler, mobil teknolojileri de desteklediğinden, gelecek yıllar içinde cep telefonlarımızı, araç teyplerimizi, televizyonlarımızı kullanarak her türlü kişisel ya da ticari bilgiye her türlü cihazdan erişip, bilgiyi aramaktan vazgeçtiğimiz, tam tersine bilginin bizi bulup ulaştığı yeni dünyamıza kavuşacağız. İşte o zaman bilgi toplumu gerçekten olacak, doğru bilgi nerede olursa olsun anında ulaşıp kullanarak, daha doğru işler yapmaya başlayacağız.

Biz teknik uzmanlara düşen ise, geleceğin temellerin atıldığı şu günlerde, yeni çıkan teknolojileri izlemek, öğrenmek, şu an aklımıza bile gelmeyen hizmetleri Internet üzerinde sunmak ve Internet'i geliştirmek için çalışmak olacak.
Murat Bayraktar
Netron
Beklenen oldu. Pazar günü open source fanları Microsoft .NET servislerini re-produce etmek için ilk adımı attıklarını duyurdular. Bu sayede insanlar .NET teknolojilerini Microsoft' a bağlı kalmadan kullanabilecekler. Bu girişimin önümüzdeki yıllarda .NET servislerinin önemini ve popülerliğini arttıracağı düşünülüyor. Microsoft .NET ile bir takım network ve groupware servislerini (adressbook,calender vs..) satmayı düşünüyordu. .NET klonu 2 compenent içeriyor. MONO ve DotGNU.

Mono projesi Ximian tarafından host ediliyor. 2002`nin ilk yarısında 1.0 sürümünün çıkacağı tahmin ediliyor. Ximian C# ile yazılan kodların Linux tarafından derlenebilinmesini sağlıyor. DotGNU ise .NET te bulunan Passport servisinin klonu.

Mono founder`ı Miguel de Icaza Microsoft`tun bu yeniliğinin emule etmeye değer olduğunu ve C# kodlarını derleyen CLI`ın başlangıç adımı olduğunu aktarmış.

Microsoft bu durumdan şikayetçi değil hatta hoşuna gitmiş durumda çünkü bu servislerin yayılmasını istiyor. Microsoft ürün müdürü Tony Goodhew bu sayede teknolijinin platform ve cihaz bağımsız olacağını söylemiş. Ancak standartların delinmesi konusunda endişeli.

Microsoft kendiside Unix FreeBSD üzerinde .NET servislerini çalıştırabilmek için Corel ile çalışıyor Bu version shared-source olarak dağıtılacak.

www.infopark.com.tr



Microsoft .NET

Özet :
.NET günümüzün ihtiyaçlarına cevap verebilecek entegre, servis merkezli uygulamaların geliştirilmesine olanak tanıyan bir platformdur. Uygulamalar kullanılan programlama dilinden bağımsız olarak, çok değişik kaynaklarla etkileşimde bulunabilir ve bu kaynaklarla veri iletişimine girebilirler. Bu yazı içerisinde WEB tabanlı uygulamaların .NET ile nasıl kolay geliştirilebileceğini, JIT Derleyicileri, Managed Components ve Assemblies hakkında özet bilgileri bulacaksınız. Metin içerisinde teknik tanımlar içeriği zedelememek adına, özellikle ozgün isimleri ile kullanılmışlardır.
Gündelik hayatımızda farklı bilgilere erişmek istiyoruz. Çoğu kez bu veriler tek kaynaklı olmaktan uzak, farklı ortamlarda ve farklı kişilerin sorumlulukları altında bulunuyorlar. Verinin bulunduğu ortamı keşfetmek bile başlıbaşına bir sorunken, birde verinin bulunduğu ortamla aynı dili konuşmuyorsanız, işiniz bir kat daha zorlaşıyor demektir. Internet’in gittikçe yaygınlaştığı günümüzde, verinin farklı ortamlar ile paylaşımının sağlanması için Microsoft XML standardını kullanarak veriyi tanımlama yolunu seçmiştir. Bu çerçevede .NET sunucuları XML dili konuşma yeteneğini kazanmıstır. Örnek olarak SQL 2000 sunucusuna “select * from musteriler for xml” olarak gönderilen sorgu, XML formatında istemcilere iletilmektedir. Veriyi tanımlayan XML sayesinde, farklı firmalar kolaylıkla dağıtık veritabanları üzerinde uygulama geliştirme ve bilgiyi paylaşma şansına sahip olabileceklerdir. MS BizTalk sayesinde, firmalar karşılıklı olarak kullandıkları veriyi tanımlama şansına sahip olmuşlardır. Bu sayede veri dönüşümü uygulama geliştiriciler tarafından farkedilmeden dönüştürülmekte ve veri alışverişi kolaylıkla gerçekleşmektedir.
Common Language Runtime (CLR)
.NET bütünüyle yeni bir yazılım geliştirme yöntemini bize sunmaktadır. Bu yazılım geliştirme yöntemi Visual Studio.NET içerisindeki derleyiciler ile gerçekleştirilecektir. Visual StudioNET içerisinde Visual Basic, Visual C++ ve Visual C# (C Sharp olarak okunur) yer almaktadır. Bu yazılım geliştirme ortamı sadece Windows platformuna degil, CLR bulunan herhangi bir platform için yazılım geliştirmeyi olanaklı kılmaktadır. Bu bir Palmtop olabileceği gibi, geleceğin Cep telefonları da olabilir. Denilebilir ki, ‘Böyle bir platformu her ortamda bulunması yazılım geliştiricilerin işini zorlaştırmayacak mı?’. Aslında şu anda da, daha farklı bir ortamda bulunmuyoruz. Yazılan programlar çoğu işletim sistemiyle birlikte dağıtılan pek çok kütüphaneye bağımlı çalışıyorlar. Bu kütüphanelerin arasında MFC (Microsoft Foundation Class) en popülerlerinden bir tanesi olarak sayılabilir.

Tutarlı program geliştirme ortamı

.NET içerisinde ortak olarak kullanılan tamamem nesneye dayalı bir modele dayanmaktadır. .NET’e kadar işletim sistemi çağrılarını ya dll’ler aracılı ile ya da varolan ActiveX component’ler ile yapmak zorunda kalırken, artık nesneye dayalı kütüphaneleri kullanarak yapabilme şansına sahibiz. Bu sayede Nesneye dayalı olmayan Windows platformu, CLR sayesinde nesneye dayalı yazılım geliştirmeye olanak tanır duruma gelecektir.
Basitleştirilmiş programlama modeli sayesinde, artık yazılım geliştiriciler Registry, CLSID, GUID, Addref, Release,Iunknown HRESULT ve benzeri tanımları anlama ve kullanma derdinden kurtulacaklar.
Program yüklendiği ortamda bir kez çalışırsa, her zaman çalışacak. Artık farklı dll versiyonları, o dosyaya gereksinim duyan programların çalışamaması sorununa yol açmayacaklar. .Net mimarisi uygulamaların bileşenlerini birbirinden ayırmaktadır. Program sadece test edildiği ve yüklendiği bileşenlerle çalışmaktadır. Böylelikle Dll cehenneminde de kurtulmuş olacağız.
.Net uygulamaları birden çok platform üzerinde çalışabilecek. Windows 95, 98, ME, NTX, Windows 2000 ve gelecekteki 64 bit işletim sistemleri üzerinde, bugünden yazmış olduğunuz uygulamalar (Managed .Net Application) çalışabilecek. İleride .Net platformunun Windows dışındaki diğer platformlara da taşınması sayesinde, o platformlarda da çalışabilecektir.
Dil entegrasyonu sayesinde, farklı .NET dilleri, bir diğeri kullanılarak yazılmış olan uygulama bileşenlerini kullanma yeteneğinde olacaktır. COM bileşenler nasıl (farklı programlama dilleri kullanılarak yazılmış olsalar da) birbirleriyle anlaşabiliyorlarsa, .NET dilleri de birbirleriyle uygulama bileşenleri seviyesinde entegre çalışacaktır. Diğer bir değişle uygulamanın bir bölümünü C# dilinde, diğer bölümünü VB dilinde yazma şanşımız olacak. Böylelikle aynı proje grubu içerisinde, tutarlılığı sağlamak adına, herkesin aynı dili kullanma zorunluluğu ortadan kalkacaktır.
Kodun tekrar kullanılabilmesi, .NET platformunun tümüyle nesneye dayalı olması sayesinde gerçekleşecek. Bizler de kendi nesnelerimizi yaratıp, bu nesneleri diğerleriyle paylaşabileceğiz.
Otomatik kaynak yönetimi, .NET platformunun bizim adımıza kaynakları en tutarlı bir biçimde yönetmesini sağlamaktadır. Network bağlantıları, Veritabanı kaynakları, Bellek, Disk ve diğerleri artık tümüyle kontrol altındadır. :Net sistemi sürekli monitor etmekte, kullanılmayan kaynakların sisteme kazandırılmasını garanti altına almaktadır. No more memory leaks!
Tip güvenliği, uyumsuz veri tiplerinin kullanılmasını engellemektedir. Örnek olarak, 4 Byte’lık bir veri tipi kabul eden bir nesne metodu’nun 8 Byte’lık veri tipi ile kullanılmak istenmesi durumunda, hata oluşacaktır.
Zengin Hata Ayıklama Ortamı, sayesinde farklı dillerde yazılan uygulama bileşenleri hatadan arındırılabilecektir. Tutarlı hata yakalama, sayesinde artık tüm .Net dilleri try except catch, bölümleri ile problemleri yakalayacaklardır.
Yazılımların yüklenmesi, artık Windows 2000 ile gelen Uygulama yükleme motoru ile yapılmaktadır. . NET uygulama bileşenlerinin büyük bir bölümü Registry’ye gereksinim duymadan, sadece kopyalama yoluyla kurulmaktadır.
Güvenlik, .NET program bileşenlerinin ‘Windows Component Services (COM+)’ aracılığı ile belirli kişilere sunulması sağlanmaktadır. Com+, roller sayesinde bileşenlere erişimi güvenlik altına almaktadır. DCOM konfigürasyonu da buna destek olmaktadır.
Hangi Programlama Dilini Kullanmalıyız
Uygulamalar farklı bileşenlerden oluşabilir.Her bir bileşen için farklı bir dilin uygun olabileceği gibi, bileşen’i kodlayan programcının tercihi de önemli olabilir. .Net platformunda dil seçimi, tamamen programcının kişisel tercihidir. Konuya .NET Common Language Runtime çerçevesinde baktığımızda, tüm dillerin çalışan kod açısından birbiririnden farklı olmadığını görüyoruz. Yazılım özellikleri olarak bir .Net dili, diğerine göre farklılıklar gösterebilir. Bu çıkan kodun performans yönünden farklılık göstermesi anlamına gelmemektedir. Visual C++, managed extensions özellikleri ile CLR ortamına kod üretme yeteneğindedir. Visual C++ dışındaki tüm diller CLR ortamına kod üretirken, Visual C++ istenirse bu ortama kod üretebilmektedir. Managed Extensions olarak, karşımıza çıkan bu özellik, Managed ve Unmanaged olarak iki kavramla bizi karşılaştırmaktadır. Unmanaged uygulama veya Unmanaged kütüphane olur mu? diye düşünürsek, şu anda kullandığımız tüm uygulama ve kütüphanelerin, .NET açısından bakıldığında, unmanaged olduğunu söylemememiz gerekir. Sadece şu anda kullanılan bazı kütüphaneler Microsoft tarafından, güvenilen (Trusted) sınıfına alınacak ve CLR ortamının bu kütüphaneleri kulllanması sağlanacaktır. Bu arada Managed kod üretecek derleyicileri, diğer yazılım şirketleri de geliştirmeye başlamışlardır. Bunlar arasında Pascal, Cobol, Perl ve Smalltalk sayılabilir.
Assemblies (Managed Bileşenler)
.Net derleyicileri uygulamaları ve uygulama bileşenlerini Exe ve Dll olarak üretmeye devam edeceklerdir. Fakat bu dosyalar, ataları ile aynı isimleri paylaşsalar da, aslında üretilen kod bir MSIL (Microsoft Intermediate Language) kodudur. Bu yaklaşım aslında VB’de yıllarca kullanılan PE (Portable Executable) dosyalarına benzemektedir. PE dosyaları x86 ortamını hedeflerken, yeni derleyiciler MSIL’i CPU bağımsız olarak üretmektedirler. Bu kodun çalışması .NET CLR ortamının yüklü olması gerekir. Kod aynı zamanda Metadata (Belirli işlemleri yapan basit komut silsilesi) içerdiğinden, CLR bu metadata bilgisini kullanarak, dosya içerisinde yer alan sınıflara ulaşır, bunları yükler, bu sınıflardan değişkenler (Veya bunlara benzer ek işlemler) üretir. .NET derleyicileri, Exe ve Dll dışında Assembly adı verilen bir veya birden çok dosya üzerine yayılmış managed bileşenler üretirler. Bu bileşenlerin farklı dosyalar üzerinde yer alması, Internet üzerindeki kullanımlarda (Gerektiğinde kullan prensibi) zaman avantajı sağlar. Bir Assembly, içerisinde tek bir MSIL dosyası bulunabileceği gibi, birden çok MSIL, GIF dosyası, HTML dosyası ve resource dosyalarını da bulunabilir.

Sistem Servisleri

.NET platformu içerisinde standart assemby’ler bulunmaktadır. Bu sayede uygulama geliştiriciler bu sınıfları doğrudan kullanır veya kendi sınıflarını bunlardan türetebilirler.

MSIL ve JIT Derleyicileri

MSIL CPU’dan bağımsız ara bir koddur. MSIL, Üniversiteler ve derleyici yazan firmalarla işbirliğine gidilerek oluşturulmuştur. MSIL CPU bağımlı Makina kodlarından çok daha üst seviyededir. Tüm Makina kodlarında olduğu gibi Microsoft MSIL içinde bir Assembly Derleyici sunmaktadır. MSIL belirli bir CPU’ya değil, ama CLR platformuna bağımlıdır. Microsoft tüm Windows versiyonları için (CE ve gelecekteki 64 bit işletim sistemleri dahil) bir .NET platformunu hazırlayacaktır. Sizin .NET ortamı için hazırlamış olduğunuz uygulamalar, bu sayede CLR bulunan tüm ortamlarda çalışacaktır.
MSIL kodundan oluşan .NET uygulamaları doğrudan CPU üzerinde çalıştırılamadıklarından, JIT (Just in time, gerektiği zaman) derleyiciler tarafından basamaklar takip edilerek derleneceklerdir
JIT derleyiciler (JITter) uygulamanın bütününü değil, o anda kullanılması düşünülen, program parçasını (Method) derleyecektir. Bu sayede güçsüz olduğu kabul edilen istemci tarafı (CE ve Cep Telefonları) yorulmayacaktır. Bir kez MSIL kodu CPU uyumlu kod haline dönüştürüldükten sonra, ikinci kez aynı program parçası kullanılmak istenildiğinde, bu işlem ikinci kez yapılmayacak ve bellekte bulunan hazır kod kullanılacaktır. Cep telefonu gibi donanım yönünden zayıf ortamlarda, fazla bellek tüketmemek adına, kullanılmayan program bölümlerini bellekten atacak yaklaşımlar geliştirilecektir. Aynı program bölümü ikinci kez kullanılmak istenildiğinde, derlenme işlemi yinelenecektir.
MSIL kodunun çalışma zamanında derlenmesin performans kaybına yol açacağı açıktır. Microsoft Makina koduna göre %80’lik performans değerine ulaşmayı hedeflemektedir. Ayrıca şu anda derleyiciler, uygulamanın çalışacağı minimum CPU’ya göre kod üretmektedirler. Pentium III kullanan bir kullanıcın çalıştırdığı uygulama yazılımı, bu CPU’nun gücünden tam anlamıyla faydalanamamaktadır. Çünkü derleyici kodu Pentium (1. versiyon) için üretmektedir. .NET platformu çalıştığı platformu iyi tanıdığından, kod üretimi sistemde bulunan CPU’ya göre gerçekleştirilecek ve belkide doğal derleyicilerin ürettikleri koddan daha performaslı değerlere ulaşma şansı elde edilebilecektir. Bu sayede varolan CPU’ya özel Makina kodları, ve Registry’ler de kullanılabilecektir.
Sonuç :
.NET, yazılım geliştirme anlayışımızı değiştirecek bir yaklaşımdır. Microsoft rakiplerinin işletim sistemleri arası uyumluluk(JAVA) yaklaşımına, Diller arası uyumluluk yaklaşımıyla cevap vermektedir. Bugüne kadar problemli olan, Internet ortamına uygulama geliştirme işleri, artık .NET ile birlikte kullanılacak olan ASP+, COM+ ve benzeri teknolojilerle birlikte oldukça kolaylaşacaktır.
Referanslar :
Internet tek bir dili konuşacak: .Net

Microsoft’un yeni projesi .Net ile internet birbirinden kopuk bilgi parçaları olmaktan uzaklaşarak daha komplike bir yapıya bürünüyor.

Microsoft, bilgisayarı insan yaşamının ayrılmaz bir parçası haline getirmeyi, bilgiyi ulaşılabilir ve yönetilebilir kılarak insanların yaşamında köklü değişiklikler yaratmayı başardı. Böylelikle misyonun ilk kısmı tamamlandı. Ancak bugünlerde yeni bir projenin hazırlıkları bitmek üzere. Bu atılımın ismi: .Net. Web’in başdöndürücü gelişimiyle birlikte tüm dünya İnternet Çağı’na girdi. Tüm kullanıcılar internetin başdöndürücü gücü ile büyülendi. Ancak, tıpkı bir insanın beyninin sadece yüzde 10’unu kullanabilmesi gibi, bugüne dek Web’in gerçek potansiyelinin ancak çok küçük bir bölümünü kullanabildik.
İşte .Net tüm bu potansiyeli ortaya çıkaran bir güç. Microsoft .Net, bilgisayar kullanımını ve iletişimi farklı yöntemlerle buluşturan araçlar ve hizmetlere sahip, açık internet protokolleri ve standartlarına dayalı yepyeni bir platform. Bu platformla Web’i her zaman, her yerden, her cihazdan kullanma olanağına kavuşacağız. .Net’le birlikte internet sadece bilgisayarın tekelinden kurtuluyor. .Net sayesinde, internet birbirinden bağımsız milyarlarca sitenin ve uygulamanın yer aldığı kaotik bir ortam olmaktan çıkarak, her uygulamanın karşılıklı işbirliği yaptığı ve birbirini desteklediği bir platforma dönüşecek. .Net farklı dillerin ve farklı versiyonların uyumsuzluğunu giderecek bir anahtar rolü üstlenecek. Bilgiyi görüntülemek kadar, işlemek ve yönlendirmek de kolaylaşacak. Kullanıcılar Web’i kendi isteklerine göre düzenleyerek sadece bilgiyi görüntüleme değil, onu kullanma ve işleme gücüne de sahip olacaklar.

Tek bir bütçe
Bunun gündelik yaşamdaki kullanımını çok basit örneklerle ifade etmek gerekirse; bugün internette bankacılık işlemlerinizi yapmak ve faturalarınızı ödemek için farklı farklı sitelere bağlanmak ve farklı uygulamalarla karşılaşmak durumundasınız. Ancak .Net’le birlikte tek bir bütçeye kavuşacak, tek bir pencereden tüm hesaplarınızı kontrol edebilecek, toplam paranızı ve borcunuzu otomatik olarak görecek ve emirlerinizi ona göre vereceksiniz. Bir başka deyişle, farklı ve her biri başka bir yerde bulunan cüzdanlar yerine tek bir cüzdanınız olacak ve bu cüzdan para giriş çıkışlarını kendi ayarlayacak.

.Net yazılım geliştiricilere de sınırsız bir gücü kullanarak kendi düşlerini gerçekleştirme, var olan her yazılım ve bilgiden yararlanma olanağı sunuyor.

EYÜP ERDOĞAN

Internet  .NET Resmen Doğuyor
Microsoft'un platform bağımsız Internet uygulamaları geliştirme ve çalıştırma uygulama sistemi olan .NET nihayet resmiyete kavuşuyor. Bu sistem, özellikle Internet uygulamaları üreticileri için daha önce yaşamadıkları bir serbestlik ortamı yaratıyor. Yazılım geliştiriciler .NET sayesinde diledikleri veritabanını, diledikleri ortamda (yani bir cep telefonu, bulaşık makinesi ya da bir web sitesi) kullanabilecek ve farklı ortamları aynı çatı altında buluşturarak, birbirleriyle etkileşime girebilmelerini sağlayabilecekler.
Yaklaşık 4 ay kadar önce VisualStudio.NET Beta2 elimize geçtiğinde, oldukça heyecanlanmıştık. Her ne kadar halen geniş bir kullanıma sahip olmasa da geçtiğimiz ayın ortalarında dünya lansmanı yapılan ürün hakkında 11 Şubat'ta Microsoft Türkiye merkezinde basına özel bir tanıtım ve eğitim toplantısı düzenlendi. Ürün, 13 Şubat 2002 tarihinde dünya çapında vitrine çıktı. Türkiye'de ise pazara bu ay içinde çıkacak.
Microsoft .NET servisleri müdürü Müge Kansu'nun verdiği bilgiye göre ürün 3.5 milyon beta testçi tarafından incelenmiş. Bu miktar şirketin tüm ürünlerinde ulaştığı en yüksek beta testçi sayısını gösteriyor. Ayrıca 350 bin kurum beta üstünde çalışırken, 250 bin yazılımcı bu konuda eğitim almış. Ürün daha pazara çıkmadan temel olarak .NET konusunu işleyen 250 kitap basılmış ve 190 adet özel ek dosya geliştirilmiş. Tüm bunlar olurken de 764 adet kullanıcı grubu oluşturulmuş.
XML ve .NET

Microsoft'un XML web servisleri platformu artık .NET üzerine taşınacak. Yeni teknolojiler, veriyi taşıma aşamasında her durumda XML kullanacak. XML web servisleri adı ile geliştirilen sistemler ürün ile geliştirilen çalışmaların görünen yüzünü oluşturuyor. Diğer yandan XML web servisleri, uygulamaların diğer uygulamalarla etkileşime geçebildiği doğrudan bir araç sunmakta. Şirket içi sistemin yanısıra uzaktan yönetilen sistemlerde barındırılan uygulamalar XML ve SOAP (Simple Object Access Protocol) mesajlarını kullanarak Internet üzerinde iletişim kurabilmemizi sağlıyor. Microsoft'un oluşturduğu ilk XML Web servisleri, şu anda 'HailStorm' kod adı ile anılmakta.
'HailStorm'
Microsoft, kod adı 'HailStorm' olan ve uygulamanın ihtiyaç duyacağı kullanıcı odaklı bir XML web servisleri seti geliştiriyor. 'HailStorm' hizmetleri belirli bir aygıt, uygulama, hizmet veya ağdan ziyade insanlara uygun olarak geliştirilmeye çalışılılıyor.
Microsoft bu platform ile sistem geliştiricilere aynı zamanda bir örnek olmayı da planlıyor. Sistem kullanıcılarının verileri ve bilgileri üzerinde denetim kurmalarını sağlıyor ve herhangi bir cihazdan istediğiniz zaman bu verilere erişebilme imkanını tanıyor.
Kullanıcının kendi bilgilerine kimlerin erişebildiğini denetlemesini sağlayarak kişisel bilgileri koruyan yapı, böylece kullanım kolaylığına ve kişiselleştirme özelliğine yeni bir boyut kazandırıyor.
'HailStorm' başlangıç servislerinin kapsamlı bir geliştirici beta sürümü 2001 yılının sonlarında piyasaya çıktı, tamamlanmış sürümü ise bu yıl piyasaya sunulacak.
Diğer servisler tamamlandıkça Microsoft Ortak Geliştirme Programı (Microsoft Shared Development Program) üzerinden online olarak sunulacak. 'HailStorm', temel altyapı oluşturulduktan sonra diğer hizmetlerin ve uzantıların sürekli artan bir şekilde online olarak sunulabilmesi için tasarlanmış. Microsoft .NET akışı hakkında daha fazla bilgi edinmek için http://www.microsoft.com/net/timeline.asp adresine başvurabilirsiniz.

Microsoft .NET Framework


.NET Framework, Microsoft .NET platformunun geliştirilmesine yönelik temeli oluşturan bir ürün. .NET Framework ve cihaz odaklı .NET Compact Framework, XML'e yönelik kapsamlı bir destek sağlayarak XML web Servisleri ile ilgili yönetilebilir bir çalışma ortamı sunuyor. .NET Framework'deki en önemli teknolojiler Common Language Runtime, sınıf kitaplıkları ve ASP .NET olarak gösterilmekte.
ASP .NET

ASP .NET, web uygulamalarını ve XML Web servislerini oluşturmayı kolaylaştıran bir denetim ve altyapı mekanizması olarak görülebilir. Bu arabirim, 'Web uygulama modeli' sağlayan NET Framework'ün programlama sınıflarını temel alarak oluşur. Yazılım geliştiriciler, metin kutuları, açılan menüler ve diğerleri gibi genel HTML kullanıcı arayüzlerini içinde barındıran bir dizi, ASP .NET denetimine maruz kalırlar. Bu denetimler gerçekte web sunucusunda çalışır, fakat kullanıcı arayüzlerini tarayıcıya basit anlamda HTML olarak yansıtır.
Akıllı cihazlar
Microsoft'un .NET vizyonunda akıllı cihazlar PC'leri, dizüstü bilgisayarlarını, iş istasyonlarını, telefonları, el bilgisayarlarını, tablet PC'leri, oyun konsollarını ve .NET evreninde çalışabilmeleri için oluşturulan yazılımı kullanan diğer cihazları kapsıyor.
            Önümüzdeki yıl içerisinde akıllı cihazlarda gözlemlenebilecek gelişmeler, cihazın kendisinde ve bu cihazların sunacağı bazı kullanım özelliklerinde kaydedilebilecek.
Akıllı cihazlara yönelik gelecek kuşak gömülü işletim sistemleri olan 'Talisker' ve Windows XP Embedded'in bu yılın sonunda piyasaya sunulması bekleniyor.
Akıllı cihazlar için atılması gereken ilk adımda, gerek ''Talisker', gerekse Windows XP Embedded olsun, geliştiricilerin Windows ve Internet ile sorunsuz bir şekilde entegrasyon sağlayan .NET platformuna yönelik zengin ve uyumlu uygulamalar oluşturabilmelerini sağlıyor
.
Sonraki kuşak akıllı cep telefonu olan 'Stinger', Microsoft'un gelecek kuşak oyun konsolu olan Xbox ile yeni cep bilgisayarları ve tablet PC'nin önümüzdeki iki yıl içerisinde piyasaya su nulması bekleniyor.
PC Net Dergisi / Mart 2002 Sayısı
Microsoft .NET’le günde 75 milyon işlem
Merrill Lynch & Co., telefonla yanıt sistemlerini, mimari yapısında Microsoft .NET’i temel alan yeni bir telefon sistemi üzerinde birleştirdi. 1-800-Merrill adı verilen yeni sistemle günde 75 milyon işlem sorunsuz gerçekleştiriliyor.
Dünyanın lider finansal yönetim ve danışmanlık şirketlerinden biri olan Merrill Lynch & Co. 25 milyon müşterisinin günde 75 milyon işlem gerçekleştirdiği telefonla yanıt sistemini tek bir çağrı merkezinde topladı.
Yeni sistemin, hatalara karşı toleransı yüksek, gecikmeleri en aza indiren, uygulamaya minimum düzeyde bağımlı ve kod yenilemeye ihtiyaç duymayan, esnek bir konfigürasyona sahip olması gerekiyordu. Merrill Lynch’in tüm 800’lü hatlarını tek bir noktada birleştiren 1-800-Merrill adı verilen sistem; üçüncü parti ses paketi, Voice XML, ASP.NET ve XML Web servislerinden oluşuyor. 1-800-Merrill, aranan numaralar yanıt vermediğinde çağrıları gerekli numaralara yönlendirerek, müşterilerin “şu anda servis geçici olarak hizmet dışıdır” cümlesini duymasını engelliyor.


ASP.NET Çözümü
Merrill Lynch için, Microsoft ASP.NET, VoiceXML ve XML Web servisleri temelindeki üçlü bir mimari iyi bir ses-yanıt sisteminin tüm kriterlerine uygun. 1-800-Merill mimarisinde çağrılar herhangi bir ses tanıma paketi ile yanıtlanabiliyor. C# dili kullanılarak ASP.Net sayfaları ile geliştirilmiş ses-cevabı üreten program sayesinde, ses Voice XML formatında dışarıya sunuluyor. Bu sayfalar, arka planda bir dizi kurumsal hizmetle bağlantılı XML Web Servisi ile iletişim kuruyor. XML web servisleri sayesinde, ana bilgisayarlarda depolanmış müşteri ve yatırım bilgileri ile SQL Server’da bulunan uygulama verileri ASP.Net ortamına iki yönlü olarak aktarılabiliyor. Sunum katmanı ile iş mantığı katmanının birbirlerinden ayrı olarak tasarlanmış olması, uygulamanın diğer kısımlarına dokunmaksızın; gerektiğinde belirli bir kısmının değiştirilebilmesine olanak tanıyor. Verinin XML formatında olması da uygulamaya esneklik kazandırıyor.
Proje ile ilgili açıklama yapan Merrill Lynch’in CTO’su (Chief Technical Officer) Byron Vielehr, Microsoft .NET’in geliştirmeye açık bir yapısı olmasından çok memnun olduklarını belirtti: “Küçük bir yazılım geliştirme grubumuz olmasına karşın, .NET’teki kolaylıklar sayesinde projemizi zamanında bitirebildik. Sonuç olarak, Microsoft .NET’in bize çok yardımcı olduğunu söyleyebilirim.”

Her zaman, her yerden ve her cihazdan
Kişisel ve iş amaçlı bilgisayar yazılımları alanında dünya lideri olan Microsoft, 1975 yılında kuruldu. Şirket, "her zaman, her yerden ve her cihazdan" kullanılan mükemmel yazılımlarla kullanıcıların PC’lerin gücünden tam olarak yararlanması için gerekli ürün ve hizmetleri geniş bir yelpazede sunuyor. Microsoft Türkiye 1993 yılında kuruluşundan bu yana, ülkemizde bilgisayarlaşma sürecine yoğun bir eğitim ve destek programıyla katkıda bulunuyor.
Haziran 2000’de açıkladığı .Net mimarisiyle Microsoft, somut adımlar atmaya başladı.
‘Her zaman, her yerden, her araçtan’ vizyonuyla bugüne kadar ortaklarıyla dünyada ve Türkiye’de birçok çalışmaya imza atan Microsoft’un faaliyetlerini ve Türkiye’ye bakışını Orta doğu ve Kuzey Afrika Bölge Müdürü Mohamed A. Gawdat Telepati okurları için değerlendirdi. Microsoft, .Net stratejisiyle, kullanıcılarının hayatını kolaylaştırmayı amaçladığını belirten Gawdat, Microsoft’da gerçekleştirdikleri çalışmalarla, geliştirdikleri ürünlerle ve ortaklarıyla birlikte mobil bileşenlere sahip olduklarını ifade etti. “Mobil iletişim dünyasında, ana bilgisayar tarafında gerçekleştirdiklerimizi yapmaya çalışıyoruz. Günümüzde mobil iletişim teknolojilerinin ve mobil verinin kullanıldığına inanıyoruz.
 Bu teknolojiyle, müşterilerimizin ihtiyaçları ve kullanabilecekleri servisler anlamında gerçekleştireceğimiz birçok hizmet var, fakat henüz bunları tanıtmadık. Stratejimiz, mobilite başta olmak üzere, komünikasyon endüstrisinde devrim gerçekleştirmek yönünde. Biz bütün altyapı sistemlerine sahip değiliz, bunu ortağımız olan mobil operatörlerle ve telekom operatörleri ile sağlıyoruz” diyen Mohamed A. Gawdat yeni stratejilerinin dört bileşenini şöyle açıkladı:
“Bu bileşenler müşterinin elinde bulunan cihazla başlıyor. Veri ağındaki yazılım bileşenlerinden oluşan ve insanların ihtiyaçları doğrultusunda her cihazla her yerden ulaşabildikleri Web servislerine gidiyorlar. Bir sonraki yapı, telekom operatörlerinde bulunan veri merkezleri. Son olarak, yazılım geliştiricileriyle birlikte gerçekleştirilen yeni ihtiyaçlara ve kullanımlara cevap veren geliştirme araçları. Platform birçok faktörü içinde bulunduruyor. Bunlardan birincisi; her zaman, her yerden ve her araçla istediğiniz herşeyi yapabilmeniz. İkincisi; servislerin üretilen uygulamalara göre değil kişiye göre uyarlanmış olması. Bir örnek vermek gerekirse; ileride mobil bir ağ üzerinde çalışan bir Internet olmayacağına inanıyoruz. Tek bir ağ olacak. Bugün Internet’te küçük boyutta kişiselleştirme ve etkileşim söz konusu olduğu için bu servisler çok etkin değil. Bu veri ağını kişilerin ihtiyaçlarına karşılık veren bir ağ haline getirmemiz gerektiğine inanıyoruz. Ağ üzerinde insanların ihtiyaçlarına karşılık veren uygulamalar olmalı.
Dünyada mobil el terminalleriyle, kişisel bilgisayarların kullanım oranlarını karşılaştırdığımız zaman, kişisel bilgisayarların el setlerinden daha az olduğunu görüyoruz. Bunun nedeni mobil telefonların kullanımının daha kolay olması. Bizim mobil veri ağında yapmak istediğimiz, daha kişiselleştirilmiş arayüzler gerçekleştirmek. Fakat aynı zamanda Web servisleri konusunda da çalışmalar yapıyoruz. Bu, stratejimizin önemli bir parçası. Örneğin, mobil bilgisayarınızda takviminize girdiğiniz bir bilgiyi, mobil telefonunuzdan, kişisel bilgisayarınızdan hatta televizyonunuzdan kontrol etme şansına sahipsiniz. Bu gerçek anlamda özgürlük sağlar.
Bu konuda en önemli çalışmalarımızdan biri Visual Studio .Net. Bu uygulama şu anda tüm dünya çapında yazılım geliştiricilerinin hizmetinde. Bunlar, .Net stratejimizin getirdiği hizmetler. Microsoft olarak stratejimizle ilgili yoğun çalışmalar gerçekleştirdik ve çok yol aldık. .Net stratejisi Haziran 2000’de duyuruldu. Tanıtımdan bu yana ürünlerimize ve teknolojiye birçok katkı sağladık. Bugün bu strateji dahilinde gerçekleştirilen ürün ve araçlarımızın bazıları, cihazların içinde ve veri ağında halihazırda çalışıyor. Türkiye’de de bu doğrultuda çalışmalarımız devam ediyor.
“Türkiye bölgedeki diğer ülkelere referans oluyor.”
Önümüzdeki senelerde gerçekleşecek uygulamalara bakıldığında heyecan verici gelişmelerin yaşanacağını ifade eden Gawdat, Türkiye ile ilgili şu değerlendirmeleri yaptı:
“Türkiye bizim için oldukça ilgi çekici bir pazar çünkü, gelişmekte olan bir pazar ekonomisine, fakat aynı zamanda gelişmiş bir pazarın teknoloji merakına sahip. Dolayısıyla Türkiye’de, mobilite anlamında Avrupa’ya oranla ileride olan projelerin gerçekleştiğini görüyoruz. Türkiye her zaman yeni fikir ve çalışmaların gerçekleşebildiği bir pazar. Yeni teknolojiler rahatlıkla uygulanabiliyor. Bu uygulamalarla Türkiye bölgedeki diğer ülkelere de referans oluyor. Sorumluluğum altında olan bölge içinde İsrail’le birlikte, Türkiye en önde olan iki ülkeden biri. Arkadan Mısır geliyor. Bunun bu şekilde devam edeceğini düşünüyorum. Türkiye şu anda ekonomik anlamda sıkıntılı bir süreçten geçiyor ve dolayısıyla ülkede birçok değişiklik oluyor. Gördüğüm kadarıyla Türk iş dünyası, maliyetlerini düşürmek, verimliliği arttırmak gibi sebeplerle teknolojiyi çok iyi şekilde kullanıyor. Türkiye’nin bu konuda başı çekiyor olması ilginç ve Microsoft bölge yönetimi olarak bizim için gurur verici.
Bir mobil uygulama örneği; Reckitt Benkiser
MICROSOFT Türkiye’nin yazılım ortaklarıyla çözüm sunduğu firmalardan biri Reckitt Benkiser. 14 yıldır Türkiye’de faaliyetlerini devam ettiren firma son dönemde geçirdiği bir organizasyon değişikliğiyle kendi teşkilatını kurdu. Bu yeni yapılanma içinde geliştirilen uygulama hakkında Reckitt Benkiser Ticaret Geliştirme Müdürü Burak Mengi bilgi verdi:
“Satış teşkilatımızı kurduğumuzda, arkamıza dönüp şimdiye kadar müşterimize ne verdiğimize baktık. Bu da, en yeni teknolojiler, en yeni ürünler yani sorunsuz hayattı. Satış teşkilatının da böyle sorunsuz olması kaçınılmazdı. Bu sebeple satış teşkilatının kurulması aşamasında aynı zamanda modern bir satış teşkilatı kurmanın yollarını araştırdık. Araştırmalarımız sonucunda gördük ki, Türkiye’de uygulanan bir takım elektronik çözümler var ama Avrupa ile karşılaştırdığınızda günü yakalamış değil. Biz en güncel olan uygulamayı yapmayı hedefledik. Anında erişimli bir sistemin nasıl kurulacağını araştırmaya başladık. Uygulamada olan örnekler anında erişimli değildi. Bu, kontrol mekanizmalarını zayıflatıyordu ve hatayı getiriyordu” dedi.
.NET ve XML Web Servisleri
‘HER zaman, her yerden, her araçla’ vizyonuyla enformasyon ve telekomünikasyon sektöründe atılımlar gerçekleştiren Microsoft, Visual Studio .Net Türkiye tanıtımı gerçekleştirdi.
Microsoft'un Avrupa, Orta Doğu ve Afrika (EMEA) Bölgesi Başkan Yardımcısı Simon Witts, Microsoft Corporation Visual Studio .Net Ürün Müdürü Prashant Sridharan ve Microsoft Corporation Ürün Müdürlerinden Shawn Nandi’nin de katılımıyla 12 Mart’ta İstanbul’da gerçekleştirilen toplantıda Visual Studio .Net, başta sektör yöneticileri ve yazılım geliştiriciler olmak üzere katılımcılara ve basın mensuplarına tanıtıldı.
.NET ekseninde geleceğin Internet dünyası diye adlandırdıkları dünyanın anlatıldığı toplantıda açılış konuşmasını gerçekleştiren Microsoft Türkiye .NET Yazılım Geliştirme Grubu Müdürü Müge Kansu .NET Platformu ile sunulan yenilikleri dinleyicilerle paylaştı. Microsoft .NET platformunun en iyi bütünleşme çözümünü sunarak, tüketicilerle iletişimde büyük avantajlar sundugunu belirten Kansu; “.NET farklı yazılım programlarının etkileşime geçmesini sağlayarak, bütünleşmeyi bir adım daha ileriye götürüyor ve müşterilere ulaşıyor. .NET ile bir kullanıcı kimlik bilgilerini oluşturarak, bir Web sitesinden diğerine sorunsuz olarak gezinebilme imkanına sahip olacak. Kullanıcılar verilerini denetleyebilecek, her yerden ve her zaman bu veriler üzerinde işlem yapabilecekler. Uygulamalarında sadece kendilerinin adına işlem yapılabilmesini sağlayarak bilgileri üzerinde daha fazla güç ve denetime sahip olacaklar” dedi.
Tanıtımda yaptığı konuşmada Visual Studio .NET ile geliştirilecek kurumsal uygulamaların ve Web servislerinin iş dünyasına sağlayacağı faydaları anlatan Microsoft EMEA Başkan Yardımcısı Simon Witts, “Günümüzde Internet’te yürütülen işler Web sitelerinde gerçekleşiyor. Web siteleri genellikle kullanıcılara statik bilgiler veriyorlar. Mevcut sistemlere bağlı oldukarı zaman ise şirketler basit işlemleri gerçekeştirebiliyor ve sınırlı ticari faaiyetlerde bulunuyorlar. İş dünyasının Internet’in gücünden gerçek anlamda faydalanmasını sağlamak için, Web siteleri gelişim içinde olmak zorundadır. Her biri diğeriyle, aynı zamanda mevcut sistemlerle ve uygulamalarla da etkileşim içinde olmayı öğrenmelidir. İş süreçlerini değiştirecek araçlar sunan XML Web serviseri, Web sitelerinin gelişimini tamamlamış halini temsil etmektedir. XML Web servisleri ile şirket içi uygulamalar ve uzaktan yönetilen sistemler biraraya getirilebilir, şirketlerin Web'i programlaması sağlanabilir ve böylece iş dünyasına özel gereksinimleri karşılayacak çözümler hızla ve ekonomik bir şekilde oluşturulabilir” dedi.
.Net kullanıcılarından Otokoç, Akbank, Oyakbank ve Anadolu Holding’in üst düzey yöneticileri de toplantıda hazır bulundular ve .NET projelerini katılımcılarla paylaştılar. Tanıtımın ana sponsoru Intel Türkiye'nin İş Geliştirme Müdürü Murat LeCompte ise "Intel ve .NET" başlıklı bir sunum yaparak Web servisleriyle ilgili çalışmalarını anlattı.
Toplantı gündemi içerisinde yer alan teknik oturumlar ve yuvarlak masa toplantılarında katılımcılar ve yetkililer bilgi alışverişinde bulundular.
3 bin 750’si Türkiye'de olmak üzere, 3,5 milyondan fazla yazılım geliştirici tarafından beta testinden geçirilen XML Web servisleri ve uygulamaları oluşturma aracı Visual Studio .NET, yazılım sektörünün katkısıyla geliştirildi ve birçok ödül kazandı.
MICROSOFT .NET, şirketlerin en iyi sistemleri, ortakları ve uygulamaları seçebilmesine yönelik fırsatlar sunuyor. Microsoft'un XML Web servisleri platformu olan .NET'in cihazların bütünleşmesini sağlamak, sadece görünür halde bulunan bilgiyi işlemeye olanak vermek veya Web üzerindeki enformasyonu birleştirmek gibi öngörülerinin temelinde Extended Markup Language (XML) bulunuyor. Farklı cihazların birbiriyle iletişim kurabilmesi, kişisel bilgisayarları sesle kontrol edebilmek, Excel'de yapılan işlemleri e-posta üzerinde de gerçekleştirebilmek veya veritabanlarını Web üzerinde tutabilmek, XML'in sağlayacağı olanaklar arasında yer alıyor.
Visual Studio .NET tanıtımında geniş yer verilen XML Web servisleri ise iş dünyasına yeni fırsatlar sunuyor. XML Web servislerini bir yazılım bileşeninden ayıran fark Internet aracılığıyla her yerden erişilebilir olmaları. Bu modeli kullanan programlar birçok Web sitesinde çalışabilecek, bu sitelerin herbirinden bilgi ve hizmet sağlayabilecek ve bu bilgilerle hizmetleri birleştirerek her cihaz için özel bir biçimde dağıtılabilecekler.
Ana sponsorluğunu Intel’in üstlendiği tanıtımın diğer sponsorları; bilişim teknolojileri haber Net kapısı Bilişim Cumhuriyeti, IT Business Dergisi, Hewlett Packard, Arkadaş Yayınevi, Bilginç, Koç Sistem, Bizitek, CoreTech, Netron, Sentim, Veripark ve Globis’di.
NET nihayet piyasaya resmi olarak çıktı...
Microsoft'un geliştirdiği .net teknolojisi esasen daha önce Windows Distributed Internet Applications Architecture (Windows DNA) olarak adlandırılan girişimin yeni adı.. Microsoft, .NET'i "İş dünyasının Interneti için uygulamalar oluşturmak ve kullanmak için kapsamlı tümleşik platformu..." olarak tanımlıyor.
Asp.Net'e gelince şu denilebilir ki scriptler artık birer gerçek program olacak ve çocukların eline düşmeyecek. Çünkü asp.net ile sayfalar oluşturmak derin programlama bilgisi gerektiriyor. Asp.Net kendi kendini geliştirebilecek şekilde tasarlanmış durumda. Eskiden componentlerle yaptığımız işleri asp.net ile external bileşenler kullanmadan gerçekleştirebileceğiz. Unutmadan ASP.NET uygulamalarının default dili C ama VB.NET ve server side programlamayı destekleyen diller de kullanılabilecek. (Java konusu meçhul. Malum, .Net'in yolunu açmak için Java'dan desteğini çekiyor Microsoft...)
Bütün bunlar demek değildir ki ASP ve Visual Basic ölecek.. .NET resmen yeni duyuruldu ve bu platforma geçiş çok sancılı olacak. Microsoft yaptığı yatırımları karşılamak için gereğini yapacaktır ve bu .NEt'in gerçek anlamda yerleşmesinin uzun zaman almasına yol açacaktır. ASP ve Visual Basic en azından uzun bir süre daha kullanılacaktır. Firmalar Microsoft'un baskısına dayanabilirlerse belki küçük işletmeler için ASP bazlı uygulamalar geçerliliğini yitirmez... Ama bunlar ancak zamanla görülecek...
Bu arada .Net'i öğrenmek hiç kolay değil, .Net platformuna geçmek isteyenlere tavsiyem önce eksiklerini tamamlasınlar. Özellikle C++ öğrenirseniz rahat edersiniz.
xxxxxx